"Düşlerin olmadan her yer uzaktır." demiş hiç tanımadığım biri,
çok iyi tanıdığım ve çok sevdiğim biri de
"Okudukça düşlerine hayallerine ulaşırsın. Okyanuslar gezer, insanlar tanırsın." demişti,
yıllar yıllar önce...
Bir hayal kurmuştum tarihini net olarak hatırlayamadığım bir zamanda. Okumak istediğim kitaplardan kendime alırken veya daha önce okuduğum kitaplardan bir tane fazla alıp içine bir not ekleyerek bir yerlerde bırakacaktım. Hiç tanımadığım insanlara bu şekilde kitap hediye etmiş olacaktım. Bu fikir beni çok heyecanlandırsa da bir bütçe gerektirdiği için ve benim o zamanda buna ayıracak bütçem olmadığı için ertelemiştim. Bir süre önce de artık yapabilirim diye düşünüp karar verdim. Fakat şu sıra hayatımda düzenli olarak yapabildiğim çok az şey var ve bir kitap serüvenini kaldırabilir miyim bilemiyorum. Bir süredir bir şeyler sürekli öteleniyor, diğer günlere..
Selçuk'a gitmek uzun zamandır vardı aklımda. Bir türlü denk gelip planlayamadık. Sonra bir anda arkadaşıma gitsek mi dedim, gidelim dedi ve koyuldum planlamalar yapmaya. Sonra bir anda uzun zamandır ötelediğim kitap serüvenini yapmak geldi içimden. Dedim Selçuk veya Şirince güzel bir başlangıç olur :)
Selçuk'a gitmek uzun zamandır vardı aklımda. Bir türlü denk gelip planlayamadık. Sonra bir anda arkadaşıma gitsek mi dedim, gidelim dedi ve koyuldum planlamalar yapmaya. Sonra bir anda uzun zamandır ötelediğim kitap serüvenini yapmak geldi içimden. Dedim Selçuk veya Şirince güzel bir başlangıç olur :)
"Her Ay'a Bir Kitap 1 : Fahrenheit 451" ilk kitabın bu olması benim için fazlaca anlam taşıyor. Üniversite zamanlarından bir şeyler kalır ya insanın hayatında benim de hayatımda yeri hep olacak bir kitap oldu bu kitap. Kitabın konusu, vermek istediği mesajlar, içeriği.. benim yapmak istediğim iş için çok uygun olduğundan ilk kitap olarak bunu seçmek çok zorlu bir süreç olmadı.
Bu yazıda size öncelikle hayalimden bahsetmek istedim. Her ay yeni bir kitabı hediye ederken hediye ettiğim kitap ile ilgili düşüncelerimi buraya yazmayı planlıyorum. Bu yüzden yazılarım devamı olacak :) Çünkü "Her Aya Bir Kitap" :))
Hadi biraz da kitaptan bahsedeyim size;
Fahrenheit 451 ;
451°F kağıdın kendiliğinden tutuşma noktasını ifade ediyor. Kitabın ismi de buradan geliyor. Kitaplar yakılıyor lakin bu defa kendiliğinden değil ateşe verilerek tutuşturuluyor..
İtfaiyeciler günümüzde yangın söndürme işini yaparlarken kitapta itfaiyeciler yangını söndüren değil yangını çıkartan olarak kurgulanmışlar. İlk dikkatimi çeken konu bu olmuştu. Şaşırmıştım nasıl yani demiştim? Öyle bir devlet düzeni kurulmuş ki kimsenin kitap okuması istenmiyor. Kitapların mutsuzluğu arttırdığı düşüncesi yaygınlaştırılmış ve insanlar mutsuz olmak istemedikleri için kitap okumuyorlar. Devletçe de sadece eğitim kitapları okumak serbest bırakılmış ve diğer kitap türlerini evinde bulundurmak, okumak, okutmak.. yasaklanmış. Evlerinde bu tür kitap bulunduran insanların evine baskın yapılarak kitaplar itfaiye çalışanları tarafından yakılıyor ve insanlar hakkında soruşturma başlatılıyor.
İtfaiyeciler günümüzde yangın söndürme işini yaparlarken kitapta itfaiyeciler yangını söndüren değil yangını çıkartan olarak kurgulanmışlar. İlk dikkatimi çeken konu bu olmuştu. Şaşırmıştım nasıl yani demiştim? Öyle bir devlet düzeni kurulmuş ki kimsenin kitap okuması istenmiyor. Kitapların mutsuzluğu arttırdığı düşüncesi yaygınlaştırılmış ve insanlar mutsuz olmak istemedikleri için kitap okumuyorlar. Devletçe de sadece eğitim kitapları okumak serbest bırakılmış ve diğer kitap türlerini evinde bulundurmak, okumak, okutmak.. yasaklanmış. Evlerinde bu tür kitap bulunduran insanların evine baskın yapılarak kitaplar itfaiye çalışanları tarafından yakılıyor ve insanlar hakkında soruşturma başlatılıyor.
İnsanlar dijital yaşama o kadar bağlılar ki telefonlar, televizyonlar, bilgisayar oyunları.. olmadan bir yaşam asla düşünemiyorlar. Öyle ki iletişim çok zayıf bir halde. Televizyon dizilerindeki oyuncular insanların aileleri gibi hatta belki biraz daha fazla yakınlar onlara ailelerinden. Günlük konuşmaların dışında sohbet, muhabbet eden kimse yok. İnsanlar insanların içinde insanlarsız yaşamaya çok alışmış. Kitaplar, düzen kimsenin umurunda değil. Tek düşündükleri kitap okumak mutsuzluktur ve mutsuz olmak istemedikleri..
Şiir kitapları hüzünlendirir, Romanlar insanları hayal kurmaya iter oysa tek tip insan yaratmak isteniyor. Farklılaşmanın olması devlet büyüklerinin insanları kontrol altında tutmasını zorlaştırır ve bu istenmiyor. Devletin bir kolu olan itfaiyeciler toplumun huzuru ve mutluluğu için çalışıyorlar, kitabın ana karakteri olan Bay Montag bu çalışanlardan sadece biri.
Şiir kitapları hüzünlendirir, Romanlar insanları hayal kurmaya iter oysa tek tip insan yaratmak isteniyor. Farklılaşmanın olması devlet büyüklerinin insanları kontrol altında tutmasını zorlaştırır ve bu istenmiyor. Devletin bir kolu olan itfaiyeciler toplumun huzuru ve mutluluğu için çalışıyorlar, kitabın ana karakteri olan Bay Montag bu çalışanlardan sadece biri.
Clarisse düzene ayak uydurmayan, dijitalle bağı bulunmayan anı yaşamayı seven biridir. Yani farklı, ve farklılığı Bay Montag'ın gözünden de kaçmıyor. Bakmak ve görmek aynı şey değildir. Clarisse'nın farklılığı Bay Montag'ın görmeye başlamasındaki en büyük etkendir. Bay Montag artık sadece bakmakla kalmayıp mutluluk oyunundan sıyrılmaya da başlamıştır. Ardı ardına birbirini takip eden gelişmeler böylelikle doğmaya başlar.
Kitapta beni çok etkileyen şeylerden bir diğer şey tüm zorluklara rağmen kitaplar okuyan bir grubun her üyesinin kitapları ezbere biliyor oluşuydu. Eğer itfaiye çalışanları kitaplarını yakmaya gelirse her bir insan bir kitabın yerine geçip kitapların varlığını yaşamları boyunca sürdürecek sonrasında ise yeni insanlara aktaracaklardı. Bir kitap ezberi ile başlayıp ezberleyebildikleri kadar çok kitap ezberleyerek bir çok kitabın varlığını devam ettirebilmek için tüm benlikleriyle çalışıyorlardı.
Kitapta beni çok etkileyen şeylerden bir diğer şey tüm zorluklara rağmen kitaplar okuyan bir grubun her üyesinin kitapları ezbere biliyor oluşuydu. Eğer itfaiye çalışanları kitaplarını yakmaya gelirse her bir insan bir kitabın yerine geçip kitapların varlığını yaşamları boyunca sürdürecek sonrasında ise yeni insanlara aktaracaklardı. Bir kitap ezberi ile başlayıp ezberleyebildikleri kadar çok kitap ezberleyerek bir çok kitabın varlığını devam ettirebilmek için tüm benlikleriyle çalışıyorlardı.
Ben kitabı keyifle okudum, çok sevdim ve kitaplığımda yerini aldı.
Hiç tanımadan hediye etmiş olduğum kişinin de benim sayemde kitaplığında var olacak bu kitap.
Nasıl güzel.. :))
Hiç tanımadan hediye etmiş olduğum kişinin de benim sayemde kitaplığında var olacak bu kitap.
Nasıl güzel.. :))
Yürekten inanıyor ve söylüyorum ki;
Sevdiğimiz kıymet verdiğimiz her şey,
Elden ele..